dilek vs güler

Merhabalar ben dilek,28 yaşındayım,kolej mezunuyum,5 yıllık mutlu bir evliliğim va. Geçenlerde yaşadığım bu olayı anlatmak istiyorum,türkçemizde bir söz vardır “kol kırılır yen içinde kalır” diye ancak kazanmaktan öyle mutlu oldum ki bu sözü bir kereliğine kullanmamaya karar verdim. Bir gün eşimi fabrikasına yolladıktan sonra,kendime bir kahve yapmış pencerenin önünde bir .    taraftan gülük gazetelere bakarken bir taraftan da bahçemizde açan çiçekleri seyretmeye koyuldum,böyle ne kadar zaman geçti bilmiyorum,çalan telefonun sesiyle irkildim. Arayan kollejden arkadaşım güler’di. Güler banle aynı kollejden mezun olmuş,sonra işletme ve ekonomi eğitimi almıştı. Halende bir firmada muhasebe ve finans müdrlüğü yapmaktaydı. Kısa bir sohbetin ardından bir akşam yemeğe    davet ettim,itirazsız kabul etti. Ne de olsa aramızda teklif yoktu. En iyi arkadaşlarımdan biriydi,üstelik eşim oğuz ile onun kocası suat ise çok eskiden iyi arkadaşlardı. Sonunda o akşam geldi,ben her zamanki gibi bir sohbet havası olacağını bekliyordum,ancak o akşam kıyametin kopacağını nerden bilebilirdim. Yemeğe oturduğumuzda beyler rakıyı,güler’le ben de şarabı .    tercih ettik,sohbette günlük olaylardan,havadan sudan konuşurken,bir ara oğuz ile suat    gençliklerinde meydana gelen bir grup kavgasına karıştıklarını ve o kavgada çok kişinin yaralandığını falan anlatıyorlardı. Ilgiyle dinledik,sonra güler durduk yerde    şunları söyledi: “çocuklar siz kavga anlatırken aklıma geldi,bir gün dilekle de biz kolejdeyken iddialaşıp güreşmiştik” dedi, kocam oğuz da:”vay demek .    sizinde gençliğinizde bir kavga anınız var ha,anlatsana güler dedi”ben ise söze girerek:”evet iddialaştık,hatta güreştik,ama sonuç alamadık çünkü güreşi yatakhanede yapıyorduk tam güreşirken yurdun müdürü gelmiş ve bizi ayırmıştı. ”dedim bunun üzerine güler de:”ah dilekciğim,bir kere yanlış hatılıyorsun,yurdun müdürü geldiğinde sen    benim altımda tokatlarımı yiyiyordun,benden o gün feci dayak yemiştin,yurdun müdürü gelmeseydi sen o yatakhaneden hastanelik olarak çıkardın,ama tabii hatırlamaman normal çünkü kimse dayak yediği anı hatırlamak istemez. ”dedi. Bu arada suat benim elimden tutarak ayağa kaldırdı veetrafmda bir tur döndürerek”    ne yani dayak yedin güler’den yazık şu fiziğe” dedi. Ben de gülerek itiraz ettim:”yahu bunun çalışmaktan beyni sulanmış,kapıştık tamam da .    yarıda kaldı yurt müdürü bizi ayırdı” dedim. Güler de bunun üzerine”ne yani sen bana şimdi yalancı mı diyorsun,yurt müdürü geldiğinde    sen benim altımda ağlamaklı bir vaziyette,benden dayak yemekle meşguldün,sen yat kalk müdüre dua et,seni orada parçalayacaktım”dedi sinirli bir halde. Ben    biraz gerilen ortamı yumuşatmak için “tamam kapatalım bu konuyu” dedim,haliyle güler yine lafa karıştı”niye kapatıyormuşuz,ne o dayak yediğini kocan duymasın    mı istiyorsun,istiyorsan kapatırız,ancak benim anlattıklarım gerçek.” ben:”bak güler fazla olmaya başladın,şurda ne kadar güzel yemek yiyiyorduk,olmuş bitmiş bir olayı niye    saptırarak anlatıyorsun” dedim sinirlenerek. Artık ortam gerilmişti,bundan zevk duyan ise erkeklerdi,güler:”ben gerçekleri söyledim kızım,hiç de saptırmıyorum” dedi. En iyi arkadaşım    güler’i tanıyamıoum,ikimizde neredeyse burnumuzdan soluyorduk,iyi başlayan bir akşam emeği nerelere gelmişti,bu sefer söze beyler irişti:”kızlar,ne tarışıyorsunuz,hala taş gibisiniz,taşı sıksanız suyunu çıkarırsınız,aranızda yapılacak yeni bir güreş herşeyi çözer,hem kim yalancı kim doğrucu onuda öğreniriz. ” dedigüler:”ah çok iyi olur,ne dersin dilekciğim    varmısın yeni bir güreşe,sana müthiş bir nostalji yaşatacam,belliki sende hafıza kaybı var,benim altımdayken hafızanda yerine gelecek” diye çok ağır konuştu. Ben artık iyice sinirlendim ve bağırarak “güler sen çok oldun benim evimde bana karşı böyle konuşamazsın,güreşse güreş kavga ise kavga    herşeye varım,yıllar evvel yarım kalan kavgamızı da tamamlamış oluruz” diye resti çektim. Eşim bana “tamam bağırma sakin ol dedi” ve .    suat’a dönerek devam etti”suatcığım anlaşıldı,bunla yarım kalan bir hesabı kapatacaklar,ben derim ki bu pazar bizim evin salonunda bu iş bitsin,çünkü    bizim evin salonu daha geniş ama yinede siz biliriniz başka bir yer diyorsanız uyarız” dedi. Suat tam cevabını verecekti ki güler yine o edepsizce konuşmasını yaptı “tamam tamam oğuz bana .    uyar,denim dilek bana benim evimde benimle böyle konuşamasın demişti,evet seninle böyle konuşmayacam özür dilerim,seni kendi evinde dövücem,bu bana daha büyük keyif verir. ” diye alay geçer gibi konuşunca çok sinirlendim ve“tamam kızım pazara kanlı bıçaklıyız,elinden geleni ardına koyma,sen artık kaşındın,seni kaşımayı da bilirim,bu evde benim borum öter” diye sinirli bir .    halde güler’e resmen meydan okudum. Eşim oğuz da “evet benim dilek sinirlendi mi tam sinirlenir,bazen beni bile dövecekmiş gibi gelir,ben dilek’in kazanacağından eminim”diye bana destek çıktı,güler’in eşi suatsa:”hiç emin olma oğuzcuğum,son güler iyi güler” diyerek kendi eşine destek verdi. Bunun    arkasından güler de”hadi kalk suat gidelim,pazar günü nasılolsa geleceğiz,o zaman görüşürüz” diye sinirli bir halde söylendi. Ben de “gel gel geleceğin varsa göreceğinde var” dedim. Ortam iyice geilmişti suatla eşini kocam yolcu etti,kapıda kocam:”dilek bari güler’le tokalaşarak ayrılın” diyince ben    de”hayır oğuz ben onunla ne tokalaşırım ne de konuşurum,pazar günü nasılolsa yumruklarımız konuşacak” dedim. Nihayet gittiler,bu durumdan en çok hoşlanan beylerdi,gözleri bayram edecekti. O gece hiç uyuyamadım,cumartesi günü eşimle araba bakmaya gittik,ben bir otomobil beğendim,ve eşime de bunu söyledim,eşim de    bana”yarın güler’i güreşte yenerse sana bunu ödül olarak alacağım” diye kulağıma fısıldadı ,bu beni iyice tahrik etti. Aynı günün akşamı ise ben çok gergindim,eşim ise benle dalga geçiyordu “dilekciğim istersen yarınki maçın pravasını benle yapabilirsin” diye. Ben o akşam ona    eşime hiç pas vermedim,sabahı zor etim ve nihayet pazar sabahı oldu,suatla güler’de saat:10 gibi geldiler,onlar hemen oturma odasına geçtiler,ben de    salonda soyunup bikinimle kaldım,bu arada oturma odasının kapısı açıldı ve güler’in sesi duyuldu:”bekle dilekciğim geliyorum,” diye,ben de “gel bakalım” dedim.Ve .    sonunda güler bikinili haliyle salona girdi,işte rakibem karşımdaydı,kocalarımız son kez:kavgada kural yok,herşey serbest birisi pes edene kadar devam edecek. Es    eden herkesin duyacağı şekilde pes diyecek. ”dediler,biz de kabul ettik,bu arada eşim eline bir düdük almış ve “benim düdük sesimi bekleyeceksiniz,size 30 saniye meydan okuma ve küfür etme süresi veriyorum,30. .    Saniye onunda düdüğü çaldıktan sonra birbirinize girebilirsiniz. ”dedi. Zaten gergin olan ortam iyice çıldıracak noktaya getirmişti eşim,sanırım oda bunu istiyordu. O 30 saniye içinde birbirimize ettiğimiz küfürler,bir bayanın ağzına alınmayacak    küfürlerdi. Gene güler:”dilekciğim,yıllar sonra yine sana dersini vericem,altımdayken bağırmaktan sesin kısılacak kaltak. ”dedi,ben de”yıllar önceki kavgada sen kazanmadın,ama senin gibi şıllık bu olayı böyle hatrlar zaten. Birazdan senin yalancı bir orospu olduğun anlaşılacak. ”dedim. Güler:”bana orospu dedin haa,seni kocanın gözü    önünde kendi evinde evire çevire döveyim de aklın başına gelsin” dedi,tam ben cevap verecekken düdük çaldı. Düdük sesini duyar duymaz    birbirimize girdik,birbirimize tekme tokat girişmiştik,ilk dakikalar birbirimize üstünlük kuramadık,bu arda akıllı davranmış,elimi güler’in bikinisinin içine sokarak göğüslerini sıkmaya başladım,güler müthiş    bir çığlık attı,bu arada güler’in yüzüne bir tokat patlattım,güler yere yıkıldı,hemen üstüne üşüştüm,güler altımda zilmeye başlamıştı,tokatları yedikçe çığlıklar atıyordu. Ben ise hem zevk alıyor,hem de güler’e kjüfürleri sıralıyordum:”ne oldu gülerciğim,ben sana burası benim evim burada benim sözüm geçer demiştim değil mi şıllık”diye bağırdığımı hatırlıyorum,tam o sırada güler altımdan kurtuldu ve “bana yaptıklarının hesabını ödeyeceksin kaltak” diye üstüme saldıdı,güler beni yüzüstü    yakalamıştı,saçlarımdan çekiyordu,ben kesik kesik çığlık atıyordum. Bana “nasıl dilekciğim hafızan yerine geldimi,yılar evvel de böyle altımda kıvranıyordun daha bu başlangıç”    diyordu,bir ara göz ucu ile eşlerimize baktım,eşlerimizin önü sertleşmişti,bu görüntü beni çok tahrik etti,o hışımla güleri bir hareketle üstümden attım,güler’le tekrar ayaktaydık,birbirimize yine girdik,bu sefer güler’in karnına sert bir tekme savurdum,güler acıyla tekrar yere yığıldı. Güler’in tepesine bindim,suratına peş peşe    tokatlar patlattım,güler’in dayanacak gücü kalmamıştı:”arık pes et kaltak,yoksa buradan sağ çıkamayacan” diye bağırdım. Güler en sonunda pes etti. Ben zafer .    kazanmış bir kmutan edasıyla kocamın yanına gittim,azmış olan kocam üstüme atladı ve”şimdi güreş sırası bizde” diyerek banimle orada beraber oldu,suat    ise karısının üstündeydi,bu olaydan sonra güler’in ağzını bıçak açmıyordu,eşlerimiz “oldu bitti,haydi artık barışın” dediler,bizde tokalaşarak barıştık,ancak güler ben,imle hiç konuşmadı. Ben ise o gün zaferimi eşimle beraber kutladık. Bu arada .    istediğim otomobili de eşim bana ödül olarak aldı,işin ilginç tarafı    güler’in arabası da değişmişti,güler’in eşi”bize iyi bir fantezi yaşattılar,bence arabayı ikiside haketti” demiş ve eşinin arabasını değiştirmişti. Gönderen: gur_fan

Bir cevap yazın